İstanbul’da Kıyamet Kopacak, Türk Sinemasının İlk Seri Korku Filmi “d@bbe 2” Sinemalarda

Türk mistik korku sineması yolculuğunda, temel amacı sadece “Tür” sinemasına hizmet eden bileşenleri kullanmak olan yönetmen Hasan Karacadağ, d@bbe 2’de İstanbul’daki kıyamet sahnelerine özel önem verdi. Türk korku filmlerinde görmeye alışkın olmadığımız köprü parçalanması, yıkılması ve büyük yangınlar gibi görkemli felâket sahneleri filmde dikkat çekecek. d@bbe 2, Özen Film’in dağıtımıyla yaklaşık 200 kopya olarak vizyona girdi.

Türk Sineması 2009

Aşağıdaki rakamlar sadece Yerli filmler içindir
Toplam film sayısı:
70
Yılın en çok gişe yapan filmi: Recep İvedik 2 – 4.331.000 kişi
Toplam kesilen bilet sayısı: 17.250.000 (yuvarlanmıştır)
En çok film çıkan ay: Ekim – 11 adet
En az film çıkan ay: Mart – 5 adet
En çok film çıkan hafta: 18 Eylül , 6 Kasım, 18 Aralık 4’er film..
En çok bilet kesilen hangi hafta: 13 – 19 Şubat 2009 – 2.575.383 bilet kesilmiş
En yüksek hafta sonu açılışı: 1.209.403 kişi ile Recep İvedik 2 – 13 Şubat haftası
En kötü haftasonu açılışı: Mazi Yarası – 8 sinemada 3 gün 227 kişi
En fazla kopya sayısı: 390 kopya – Recep İvedik 2
En az kopya sayısı: 4’er kopya Hayatın Tuzu ve Havar
Dağıtım şirketleri: Cinegroup 5, Medyaevi 1, Cine Film 5, Umut Sanat 1, Medyavizyon 15, Özen Film, 16, Tiglon 16, Pinema 3, U.I.P. Filmcilik 6, Warner Bros. 2 adet Türk filminin dağıtımını yapmıştır.
2009 Yılında 70 Film için Basılan Kopya Sayısı: 6.501 oldu
2000 – 2009 yılları arasında (toplam 10 yılda) gösterime çıkan Türk filmi sayısı: 285
Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında yine yerli film gösterime girmedi.

Nizam Eren Notları:

Neşeli Hayat – Yılmaz Erdoğan’ın en az gişe yapan filmi oldu. Gerek Vizontele, Vizontele Tuuba ve gerekse Organize İşler, 2 milyon barajını geçen filmlerdi…

Çağan Irmak 2.750.000 kişi yapan Issız Adam filminden sonra yine çizgiyi bozmadı ve Karanlıktakiler ile gişe ötesi bir projeye imza attı. 120.000 kişide kalan film sonrası herkes gözünü geniş kitlelere sesleneceği yeni projesini bekliyor.

Filmlere getirilen yaş barajındaki standartsızlık dikkat çekti. Abimm filmi zekâ engelli bir kardeş hikâyesini anlatmasına karşın bu kategoride en büyük zararı görürken bazı filmler şiddeti, erotizmi yada küfrü barındırsa da bırakın 13 yaş sınırını Kültür Bakanlığı desteği ile vizyona çıktılar.

Son 2 yıldır en çok izlenen film Recep İvedik ve Recep İvedik 2 oldu. 2 filmin toplam izleyici sayısı 8.600.000 kişiyi geçti.

Bu yıl basılan kopya sayısı ile sadece kopya pazarı 6,5 milyon dolara fırladı. 1 kopya maliyeti ortalama 1.000 dolardır. Buna göre 44 film 100 bin kişi barajını aşamayarak büyük zarar ederken, 12 film bu barajı aşmasına rağmen yüksek kopya sayısı ve reklâm harcamalarını da hesaba katarsak zarar etmiş görünüyor. Geri kalan 14 film ise yani gösterime çıkanların sadece % 20 si kâr etmiş yada en azından zarar etmemiş durumda.

Son 10 yıldır (daha öteye gitmeye gerek yok) sadece 1 film için rakam açıklanmadı: 7 Kocalı Hürmüz. 149 kopya ile görücüye çıkan filmin rakamları şu ana kadar açıklanmış değil.

Yabancı filmler içindeki Titanic rekoru 2009 yılında da kırılamadı. ( 2.501.000 kişi).

Kurtlar Vadisi – Gladio yılın hayal kırıklığı oldu. Mahsun Kırmızıgül, Güneşi Gördüm ve Gecenin Kanatları filmlerinin senaryolarını yazarken aynı zamanda Güneşi Gördüm filmini yöneterek, Şafak Sezer hem Kadri’nin Götürdüğü Yere Git hem de Kolpaçino filmlerinde oynayarak, Murat Aslan ise hem Umut hemde Türkler Çıldırmış Olmalı filmlerini yazıp yöneterek, Cemal Şan, Dilber’in Sekiz Günü, Ali’nin Sekiz Günü filmleriyle 2009’un en üretkeni oldular.

Sektörde film sayısı artarken kesilen bilet sayısı azaldı. 2009 yılında gençturkcell kampanyasının yapılmaması (1 bilete 1 bilet bedava), domuz gribi söylentileri, ekonomik durum, film kalitesi gibi etkenler izleyiciyi salonlardan uzaklaştırdı. Bir diğer faktör Hollywoodun 3D (3 Boyut) filmler ile sürekli kendini geliştirmesi ve bir çok ülkede Ulusal sinemanın belini kırma atağıdır. Bu nedenle Buz Devri 3: Dinozorların Şafağı (Ice Age 3: Dawn Of The Dinasaurs) şimdiye kadarki çizgi film rekorunu kırarak 1.400.000 kişiye ulaşma başarısını gösterdi. Normal bilet fiyatının neredeyse 2 katı olmasına karşın 3D filmler 2010’a damgasını vuracak gibi görünüyor ve ilk yerli filmin hazırlıklarına başlandığı müjdesini hemen verebilirim.

Sadece 3 adet korku filmine karşın, 7 romantik komedi filmi gösterime girdi. Son 10 yılda gösterime çıkmayan tür yine western oldu ve 2010’a kaldı.

Son Not: Açıklanan bilet rakamlarının resmi olmadığını ve “gerçek” rakamların sadece dağıtımcı ile yapımcı arasında paylaşıldığını, tam biletlerin öğrenci biletine çevrilerek KİŞİ SAYISI’nın fazla gösterildiğini, GARANTİ adı altında bazı sinemalardan PEŞİN alınan bedelin ortalama BİLET FİYATINA bölünerek 55 kişi yapmış olan bir sinemanın rakamının 1 500 KİŞİYE FIRLAYABİLECEĞİNİ ve bunun gibi 20 sinemanın olması halinde sadece 1 filmin açılış hafta sonu kişi sayısının 30.000 kişi gibi inanılmaz artabileceğini lütfen unutmayınız. Resmi rakamın aslında çok kolay bulunabileceğini çünkü kesilen her biletten bakanlığın % 10 rüsum altında vergi kestiğini ve dolayısı ile Kültür Bakanlığı tarafından açıklanana kadar rakamların gerçekçi olmayacağını bildirmek isterim.

Kısacası Türk Sinema Sektörü kendini kandırmaya bu yılda devam etti.

Kaynak: Deniz Yavuz – Sinema Gazetesi

(04 Ocak 2010)

Nizam Eren

Star Gazetesi Yazarı Alin Taşçıyan, FIPRESCI Başkan Yardımcılığına Aday Gösterildi

Sinema Yazarları Derneği’nin (SİYAD), Türkiye Sinema Konseyi’ndeki temsilcisi, Star Gazetesi yazarı Alin Taşçıyan, 24 – 25 Ocak 2010 tarihlerinde İtalya’nın Bari kentinde yapılacak FIPRESCI (Uluslararası Film Eleştirmenleri Birliği) Genel Kurulu’ndaki seçimler için Başkan Yardımcılığı’na aday gösterildi. Bu adaylığın Türkiye sinema yazarlığı için önemli bir adım olduğunun belirtiliyor. Taşçıyan, Bari Film Festivali sırasında yapılacak olan Genel Kurulu’nda Başkan Yardımcısı seçildiği takdirde iki yıl boyunca bu görevi yürütecek. FIPRESCI Genel Kurulu’ndaki seçimlerde Alin Taşçıyan’a başarılar dileriz.

  • Alin Taşçıyan fotoğrafları için tıklayınız.