İki Anne, İki Çocuk, Bir Baba

İki Kadın, Bir Erkek (The Kids are All Right)
Yönetmen: Lisa Cholodenko
Senaryo: Lisa Cholodenko, Stuart Blumberg
Müzik Carter Burwell
Görüntü: Igor Jadue-Lillo
Oyuncular: Annette Bening (Nic), Julianne Moore (Jules), Mark Ruffalo (Paul), Mia Wasikowska (Joni), Josh Hutcherson (Laser), Yaya DaCosta (Tanya), Kunal Sharma (Jai), Zosia Mamet (Sasha), Joaquín Garrido (Luis), Eddie Hassell (Clay)
Yapım: UGC-Mandalay (2010)

Lisa Cholodenko’nun dört dalda Oscar’a aday olan filmi, iki eşcinsel anne ve çocuklarının arasına giren “baba”nın yer yer mizahtan beslenerek, dışarıdan varlığını hissettiğimiz bir dünyayı içeriden gösteriyor.

“Karanlık samimi” diye anılan yönetmen Lisa Cholodenko, 1964’te Los Angeles’ta doğdu. Film, özgün senaryo, kadın oyuncu (Annette Bening) ve yardımcı erkek oyuncu (Mark Ruffalo) dallarında Oscar’a aday olan “The Kids are All Right – İki Kadın, Bir Erkek”, öncelikle final bölümüyle eşcinselliğe övgü sunuyor. Çözemediğimiz anlar da oldu bu bölümde. Çocukların, “donör baba”larına neden tavır aldıklarını anlayamadık. Belki de kendi gelecekleri içindir. İki anne, sonradan ortaya çıkıvermiş bir “adam” yüzünden ayrılırlarsa yuvanın üzerine kara bulutlar çöker diye düşünmüş olabilir çocuklar. Her şey huzur ve mutluluk içindir belki de. İnsanların içgüdüleri güçlü olabiliyor bazen işte.

Onlar evli…

Los Angeles şehri… Dr. Nicole “Nic” ve Jules, lezbiyen evliliği yapmışlar. İki çocukları var. Açık görüşlüler. Çocuklarından hiçbir şeyi gizlememişler. Nic’in on sekizine yaklaşmış kızı Joni’yle Jules’un on beş yaşındaki oğlu Laser, “donör baba”larının izini buluyorlar. Restoranının mutfağında organik gıda kullanan Paul, mutlu mesut bu ailenin içine giriveriyor birden. Bahçe düzenleme işinde Nic yüzünden geri kalmış Jules’la Paul arasında kıvılcım başlayınca, bu yasak ilişkiyi bir zaman sonra Nic ortaya çıkarıyor ve ilişki darmadağın oluyor. Bir kadınla bir erkeğin ilişkisi gibi sarsılıveriyor Nic’le Jules’un ilişkisi de. Bu filmde insanı gerçekten güldüren espriler ve eşcinsel ilişkilere dair keşifler de var. Gerçekten bu eşcinsel ilişkiler, hem yabancı hem de bildik uzaylar gibi geliyor. Filmi perdede görünce bunu hemen fark ediyorsunuz. Bazı sahneler insanı bayağı zorluyor. İç ve dış mekânları perdeye neredeyse eşit yansıtan yönetmen, mekânlara da Los Angeles’ın yakıcı o doğal ışığın düşürmüş. Oyuncu performansları da etkileyici bu filmin. Bütün ayrımcılıklara oynadığı karakterlerle karşı duran 1960 doğumlu Julianne Moore, sinemanın değerli oyuncularından. Önemli oyuncu – yönetmenlerden Warren Beatty’yle de evli olan 1958 doğumlu Annette Bening, yarattığı Nic karakterinin gerçekten de içine girebilmiş. 1967 doğumlu Mark Ruffalo, David Fincher’ın 2007 yapımı “Zodiac” ve Martin Scorsese’nin 2009 yapımı “Shutter Island – Zindan Adası” filmlerindeki performanslarıyla etkileyiciydi. Ruffalo, 2010 yapımı “Sympathy for Delicious” filmini de yönetti. Bu filmde, ünlü tiyatro ve sinema insanı David Mamet’in kızı Zosia Mamet de Joni’nin arkadaşı Sasha’yı canlandırıyor. Ünlü yönetmen Steven Spielberg’ün 1990 doğumlu kızı Sasha Spielberg de “sıska kız” rolünde bu filmde. “İki Kadın, Bir Erkek”, bilinmeyen dünyalara kamerasıyla giren, ayrımcılık karşıtı, yer yer güldüren iyi bir film.

(09 Mart 2011)

Ali Erden

sinerden@hotmail.com