Siirt’li Hamlet

Ferit Yüksek’in yönettiği ve Yeşim Salkım, Sümer Tilmaç, Oya Aydoğan ile Orçun Kaptan’ın oynadığı Siirt’li Hamlet, önümüzdeki aylarda Özen Film dağıtımıyla vizyona çıkarılıyor.
Güneydoğu bölgesinde daha önce işlenen töre cinayeti, terör, ağa konseptli gibi konulardan uzak olan ve komedi tarzındaki film, o bölgede yaşayan insanların sempatik ve sevecen yönünü yansıtıyor.

  • Basın Bülteni
  • Siirt’li Hamlet yazısına devam et

    Doruk Onatkut’u Kaybettik

    Anadolu pop akımının duayenlerinden, sevilen sanatçı Doruk Onatkut, 31 Temmuz 2013 Cuma sabahı 06:00’da hayatını kaybetti. Müzik yaşamına 1965 yılında başlayan, piyano, org, bas, trompet ve gitar çalan sanatçı kendi adına kurduğu orkestrası ile Türkiye’nin dört bir yanında müzik yaptı.
    Uzun yıllar İstanbul Gelişim Orkestrası’nın stüdyosunda tonmaysterlik de yapan Doruk Onatkut, Natuk Baytan’ın yönettiği 1981 yılı yapımı Toprağın Teri filminin müzik yönetmenliğini de yapmıştı. Merhuma tanrıdan rahmet kederli ailesine sabırlar dileriz.

  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Doruk Onatkut’u Kaybettik yazısına devam et
  • Hollywood Dehlizlerinde Kaybolmak

    ‘Elysium: Yeni Cennet’, Neill Blomkamp’in bizde ‘Yasak Bölge 9’ adıyla gösterime girmiş ilk uzun metrajı ‘District 9’ın ardından çektiği yeni filmi. 2009 yaz mevsiminin sürpriz çıkışlarından biri olan bu ilginç çalışma, ertesi yıl en iyi film dahil dört Oscar adaylığı almıştı. Blomkamp’in 2006 yapımı kısa filmi ‘Alive in Joburg’dan yola çıkarak kotardığı ‘District 9’, memleketi Güney Afrika’da geçen bir uzaylı konuklar hikâyesidir. Yabancılar bu kez saldırgan değildir. Gemileri arıza yapmış, dünyamızda mahsur kalmışlardır. Hükümet yardım eli uzatarak, uzaylıları geminin hemen altında kurulan geçici bir kampa yerleştirir. Şehirde istenmeyen yabancıların ‘dokuzuncu bölge’ adını alacak etrafı çevrili ghetto’da yaşadıklarını anlatan bu çizgidışı ‘ötekileştirme’ hikâyesi, Güney Afrika’nın ‘apartheid’ yönetimi ya da Orta Doğu benzeri dünyanın farklı bölgelerinde sürmekte olan ayrımcılığın parlak bir metaforu olarak dikkati çeker.

    Vancouver – Kanada’da sinema okumuş, özel efektler alanında uzman Blomkamp’in mütevazi bir bütçeyle çektiği bu ilk filmi, bir belgesel, bir ‘cinema verite’ (gerçeğin sineması) havasında başlar, zekice yazılmış senaryosuyla amansız bir toplumsal eleştiriye dönüşür. ‘District 9’ın gördüğü beklenmedik ilgi sonrasında Blomkamp’in büyük Hollywood stüdyolarıyla işbirliği kaçınılmaz olacaktır. Bizler, açık sonlu finali nedeniyle, ‘karides’ olarak çağrılan uzaylıların sürgün edildiği ‘onuncu bölge’yi anlatan bir devam filmini beklerken, yönetmen Hollywood’da çekeceği ilk yapım için yine kendi yazdığı ‘Elysium’ da karar kılmış. Hikâye bu kez çok daha keskin toplumsal ayrımlar üzerine. Olayların geçtiği 2154 yılında dünyamız (ya da filmdeki mekân olarak Los Angeles) yoksulluk ve kargaşanın hüküm sürdüğü bir nevi ‘dokuzuncu bölge’ye dönüşmüş. Zenginler yaşam tarzlarını korumak adına gezegenden kaçmış, dünyanın yörüngesinde kurulmuş, alt sınıfların kabul edilmediği, müreffeh uzay kenti Elysium’da yaşamaya başlamış. Film, suça bulaştığı yetimlik yıllarının ardından çalıştığı köhne fabrikada göz göre göre tam doz radyasyona maruz kalan, tedavisi için Elysium’a gitmekten başka çaresi kalmamış fabrika işçisinin mücadelesi üzerine kurulu.

    John Boorman’in ‘Taş Tanrı / Zardoz’ (1974)’u, John Carpenter’dan ‘NewYork’tan Kaçış / Escape From New York’ (1981) benzeri klâsikleşmiş bilim kurgu örneklerinden esinler taşıyan hikâyesi ve yönetmenin bir önceki başarısı göz önüne alındığında ‘Elysium’dan umutlanmamak elde değil. Ancak evdeki hesap çarşıya uymuyor her zaman. Bütçesi 100 milyon dolar civarında gezinen bu süper Hollywood yaz prodüksiyonu ne ölçüde müdahaleye uğradı, Blomkamp’in başlangıç senaryosu nasıldı, stüdyo yöneticileri neleri değiştirdi, hangi sahneler çıkarıldı, bunlar hakkında henüz bilgi sahibi değiliz. Lâkin başlangıçtaki sert toplumsal ayrımcılık eleştirisinden ‘Robocop’ ya da ‘Demir Adam’ tarzı maceraya dönüşme gayreti içindeki yapımın bu yeni kulvarda pek başarılı olduğunu söyleyemeyiz. David Cronenberg gibi beden/makine ilişkisi üzerine kafa yormuş Blomkamp’in yaklaşımı bu defa yüzeysel. Yönetmenin ta Johannesburg’dan eski dostu ve hamisi, ‘District 9’ın talihsiz devlet görevlisi Sharlto Copley’in aksanlı ajan tiplemesi de oturmamış. Elysium cadısı Jodie Foster ile Damon’un karşılıklı döktüreceği sahneyi boşuna bekliyorsunuz. Sıradan aksiyon sahneleriyle bağlanan bu olmamış filmin bu haftasonu ABD’deki açılış rakamını merak ediyorum doğrusu. Hollywood dehlizlerinde yolunu şaşırmışa benzeyen Blomkamp’in gişede büyük bir hayal kırıklığı yaşamamasını, yine bir kısa filminden, 2004 yapımı ‘Tetra Vaal’den uyarladığı ön hazırlık aşamasındaki yeni projesi ‘Chappie’ ile yoluna devam etmesini dileyelim.

    (08 Ağustos 2013)

    Ferhan Baran

    ferhan@ferhanbaran.com

    Akademİda Yaz Atölyeleri Devam Ediyor

    Deneyimli ya da amatör sinemacıları alanında uzman isimlerle buluşturan Akademİda’nın 2013 yaz atölyeleri devam ediyor. Akademİda’nın Ağustos atölyeleri arasında Sonbahar ve Gelecek Uzun Sürer filmlerinin başarılı yönetmeni Özcan Alper, Gitmek: Benim Marlon ve Brandom ile Sesime Gel filmlerinin yönetmen, yapımcı ve senaristi Hüseyin Karabey ile Altyazı Sinema Dergisi’nden sinema yazarı ve yapımcı Nadir Öperli ve sinema yazarı Övgü Gökçe bulunuyor. Amatör veya profesyonel, fark olmaksızın sinema ile ilgilenen herkese uzman sinemacılarla birebir çalışma imkânı yaratan Akademİda atölyeleri Çanakkale Assos yakınlarındaki Kozlu Köyü’nde gerçekleştiriliyor.

  • Basın Bülteni
  • Web Sitesi
  • Diğer bağlantılara ve yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Akademİda Yaz Atölyeleri Devam Ediyor yazısına devam et
  • Ateşli Aynasızlar

    Paul Feig’in yönettiği ve Sandra Bullock, Melissa McCarthy, Demian Bichir ile Marlon Wayans’ın oynadığı Ateşli Aynasızlar (The Heat), 09 Ağustos 2013’de Tiglon Film dağıtımıyla Tiglon Film tarafından vizyona çıkarıldı.
    FBI Ajanı Sarah ve Boston polisi Shannon asla bir araya gelmemesi gereken insanlardır. Bir uyuşturucu baronunu yakalamak için aynı görevde yer almak zorunda kalırlar ve macera başlar. Sarah, Boston’a gider, ancak Shannon, FBI’ın kendi bölgesine karışmasını istemediği için, olayların çözülmesi hiç de Sarah’nın tahmin ettiği kadar kolay olmayacaktır.

  • Basın Bülteni
  • Fotoğraflar
  • Web Sitesi
  • Fragman: Türkçe Altyazılı / Orijinal
  • IMDb
  • Diğer bağlantılara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Ateşli Aynasızlar yazısına devam et
  • Bi Küçük Eylül Meselesi’nin Çekimleri Başlıyor

    Başrollerini Engin Akyürek ve Farah Zeynep Abdullah’ın paylaşacağı Bi Küçük Eylül Meselesi filminin çekimleri Ağustos’un 2. haftasında başlıyor. Senarist ve yönetmenliğini Kerem Deren’in üstlendiği filmin görüntü yönetmeni ise Gökhan Tiryaki. İstanbul’un en popüler semtlerinden birinde yetişmiş Eylül ile Bozcaada’nın huzurlu, sakin ortamında kendi halinde yaşayan Tekin’in tesadüflerle başlayan birlikteliklerini konu alacak film aşık olmanın değil, aşkı hatırlamanın hikâyesini anlatacak.

  • Basın Bülteni
  • Film hakkında geniş bilgi için tıklayınız.
  • Yüksek çözünürlüklü fotoğraflara haberin devamından üzerlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz.
    Bi Küçük Eylül Meselesi’nin Çekimleri Başlıyor yazısına devam et